Gediz Havzası Türkiye'de çevresel baskılara en çok maruz kalan havza

Manisa Haberleri

Manisa’da "Su, Gıda ve Gediz Havzası" konulu programa katılan Tarım ve Orman Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Yakup Karaaslan, Gediz Havzası'nın Türkiye'de çevresel baskılara en çok maruz kalan havzalardan biri olduğunu kaydetti. Karaaslan, “Böyle baskısı olan ve iklim değişikliğinin etkisi altında olan havzayı ve suyunu gözümüz gibi korumak zorundayız." dedi.

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından Manisa'da "Dünya Gıda Günü" programı düzenlendi.  Hilton Hotelde düzenlenen programda, "Su hayattır, su gıda demektir" temasıyla düzenlenen "Su, Gıda ve Gediz Havzası" konulu etkinlikte konuşan Manisa Vali Yardımcısı Nihat Kaynar, gıda israfıyla mücadelenin daha sürdürülebilir gıda üretimi ve tüketim alışkanlıkları geliştirmekle başladığını söyledi. Kaynar, dünyada üretilen gıdanın yüzde 17'sinin israf edildiğini belirterek, suyun en çok gıda üretiminde kullanıldığını, suyu verimli kullanma, kirletmeme yollarının geliştirilmesi, daha iyi bir su yönetimi ile iyi bir geleceğin inşa edilmesi gerektiğini vurguladı.

BİRÇOK BASKI GEDİZ HAVZAMIZDA VAR
Tarım ve Orman Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Yakup Karaaslan da etkinliğin konusu Gediz Havzası'nın Türkiye'de çevresel baskılara en çok maruz kalan havzalardan olduğunu belirterek, "Termal sulardan jeotermal suya, sanayiden evsel ve kentsel atık suya, tarımsal faaliyetlerden zeytin atık suyuna kadar birçok baskı Gediz Havzamızda var. Dahası Gediz Havzamız, Küçük Menderes Havzasına su transferi yapıyor. İzmir içme suyunun yüzde 40'ını Gediz Havzasından alıyor. Böyle baskısı olan ve iklim değişikliğinin etkisi altında olan havzayı ve suyunu gözümüz gibi korumak zorundayız." dedi.

HASTALIKLARIN YÜZDE 90'I SUDAN MEYDANA GELİYOR
Suyun, gıda güvenliği ve sağlığın bir parçası olduğuna dikkati çeken Karaaslan, "Hastalıkların yüzde 90'ı sudan meydana geliyor. Tarım ve Orman Bakanlığımız bu manada ilk havza bazında suyu yönetmeye Gediz Havzasından başladı. Havza koruma eylem planı 2007 yılında hazırlandı. Daha sonra nehir havzası, kuraklık ve taşkın yönetim planları ile sektörel tahsis planları hazırlandı. Bunları birleştirip 'Gediz Havzası Eylem Planı' da 4 Mayıs 2023 tarihinde Cumhurbaşkanlığı genelgesiyle yayınlandı. Burada maksadımız Ergene Havzasından sonra Gediz Havzasında da bütünleşik havza yönetimini gerçekleştirmek." diye konuştu.

SU YOKSA GIDA YETİŞTİRMEK MÜMKÜN DEĞİL 
FAO Türkiye Temsilci Yardımcısı Ayşegül Selışık ise suyun olmadığı yerde gıda yetiştirmenin mümkün olmadığına işaret ederek, "Dünyada şu anda gıda üretiminin yüzde 95'i karada yapılmaktadır. Bu gıda üretiminin en önemli girdisi de sudur. Toprak ve su olmadan bizim tüketebileceğimiz gıdaya erişmek mümkün olmayacaktır. Küresel Çevre Fonu (GEF) projesiyle Gediz Nehri Havzasında hedeflediğimiz, toprak ve su kaynaklarımızın acil olarak sürdürülebilir ve entegre bir yönetime kavuşturulması." ifadelerini kullandı.

SU KITLIĞI GÜNÜMÜZÜN EN ÖNEMLİ KALKINMA SORUNLARINDAN BİR TANESİ
Selışık, sınırlı doğal kaynak olan suyun sınırsızmış gibi tüketilmesinin pek çok soruna yol açtığını anlatarak, şöyle konuştu: "Suyun aşırı çekimi, kirlilik ve iklim değişikliği nedeniyle temiz ve kaliteli suya erişim zorlaşıyor. Su kıtlığı günümüzün en önemli kalkınma sorunlarından bir tanesi. Türkiye artık su zengini olan bir ülke değil, su stresi altındaki ülkelerden biri. Tıpkı Orta Asya ülkelerinde olduğu gibi. 2050 yılına gelindiğinde su kaynaklarımız etkin kullanılmazsa artan nüfus ve gıda üretimi nedeniyle suyun tüketimi daha da artarsa su kıtlığı çeken ülkelerden birisi olabiliriz." Konuşmaların ardından etkinlik, FAO Toprak ve Su Uzmanı Sara Marjani Zadeh'in "Entegre su ve toprak yönetimi", Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yusuf Kurucu'nun "Gıda arzı güvenliği için toprak ve su yönetimi" konulu sunumlarıyla devam etti.

CÜNEYT HASÇELİK