© Manisa Manşet Gazetesi

Manisa Müftülüğü Ramazan’a hazır

Manisa İl Müftüsü Şükrü Kabukçu, 2024 Yılı Ramazan Ayı konusunda bilgilendirdi. Kabukçu, bu yılın temasının Ramazan ve Ahiret Bilinci olarak belirlendiğini kaydetti.

Manisa İl Müftüsü Şükrü Kabukçu, 2024 Yılı Ramazan Ayı konusunda bilgilendirdi. Kabukçu, bu yılın temasının Ramazan ve Ahiret Bilinci olarak belirlendiğini kaydetti.  Müftü Kabukçu, “10 Mart akşamı ilk Teravih namazı ve 11 Mart Pazartesi günü ilk orucumuzla birlikte inşallah Ramazan Ayına başlamış olacağız. Rabbim idrak edeceğimiz Ramazan Ayını ülkemiz ve İslam âlemi için hayırlara vesile eylesin. Ramazan, gönüllerin inşa edildiği mübarek bir zaman dilimidir. İbadetlerin en önemli özelliklerinden birisi de, toplumda gönülleri bir araya getirmesidir. Başkanlığımız da bu noktada, toplumumuzda gönüllerin bir araya gelmesine katkı sağlamak ve bilinç oluşturmak adına her yıl Ramazan Ayında bir ana tema belirlemektedir. Bu yıl da “Ramazan ve Ahiret Bilinci” konusu vaaz ve irşat programlarımızda ağırlıklı olarak işlenecek ve gerekli vurgu yapılacaktır. Toplumda gönüllerin inşası için her bir fert üzerine düşeni mutlaka yapmalıdır. Bu bağlamda, kırılan kalplerin tamiri, akrabalık, komşuluk ve dostlukların daha kuvvetli olması için Ramazan Ayını fırsat bilmeliyiz” dedi. 


RAMAZAN KUR’AN AYIDIR

Kabukçu, “Ramazan, Arınma Ayıdır: İbadetler bizi günahlarımızdan temizler. Oruç ibadeti kendisine riyanın karıştırılamadığı bir ibadettir. Peygamber Efendimiz (s.a.s) oruç ibadetini kalkan olarak tavsif etmişlerdir. Dolayısıyla oruç, yani imsak ile kişi, bir ay boyunca kendini manevi bir eğitimden geçirir ve böylece her türlü kötülük ve günahtan arınmış olur. Ramazan Kur’an Ayıdır: Kur’an-ı Kerim bu ayda nazil olmuştur. Bu sebeple, hem Kur’an-ı Kerim’i okuma hem de onun kutsal mesajları üzerinde düşünme konusunda bu ayda biraz daha hassas ve gayretli olmalıyız. Kur’an-ı Kerim’in mealinin tamamını okumak herkes için mümkün olmayabilir. Ancak Diyanet İşleri Başkanlığımızca hazırlanan iki güzel tefsir çalışmamızdan bu ay vesilesi ile yararlanabiliriz. Ramazan Oruç Mevsimidir: Orucun rüknü imsaktır. Sahur ve iftar arası kişi yeme-içme ve evli ise ailevi yakınlıktan uzak durur. Bu kişinin sınırlarını bilmesidir. Rabbine verdiği sözleri yerine getirme eğitimidir. Peygamber Efendimizin ifadesiyle, oruç günahlara karşı bir kalkandır. Tutmuş olduğumuz oruç bize bir ay boyunca, nefsimizle mücadeleyi ve günahlara karşı durmayı öğretir. Ramazan Sadaka Ayıdır: Sadaka, müminin en temel görevlerindendir. Bu nispetle Ramazan Ayı da sadaka ibadetinin en çok uygulandığı müstesna bir zaman dilimidir. Kulun Allah’a sadakatini gösteren sadaka ibadeti ile Mü’min, sadece Allah rızasını gözeterek, Allah’ın kendisine bahşettiği nimetleri tasadduk etmek suretiyle, aslında Mü’min kardeşinin hakkını gözetmiş olur. Bunun yanında zekât ibadeti ise, sadece Ramazan ayına ait bir görev değildir. Ancak, toplumun büyük çoğunluğu, Ramazan Ayının manevi havasından istifade etmek amacıyla genellikle zekât ibadetini bu ayda yerine getirmeye çalışır. Aslı itibariyle zekât, zenginlerin malında Allah’ın fakirler için tayin ettiği bir haktır. Zekâtın önemli işlevlerinden birisi de toplumda kalpler arası muhabbeti temin etmesidir. Dolayısıyla böylesi önemli bir ibadetin ifasında son derece hassas davranmalı, zekâtımızı hesap ederken ve dağıtırken de çok dikkatli olmalıyız. Aile fertlerinde ve akrabalarımız arasında ihtiyaç sahipleri varsa onları da mutlaka koruyup gözetmeliyiz” dedi. 


İSRAF VE GÖSTERİŞTEN UZAK DURALIM 

Fitrenin 130 TL olarak belirlendiğini açıklayan Kabukçu, “2024 yılı için Başkanlığımız Din İşleri Yüksek Kurulunun tespit ettiği sadaka-i fıtır miktarı 130.00 TL’dir. Hiç şüphesiz bu miktar asgari olandır. Kişi maddi durumu nispetinde daha fazlasını da verebilir. Ramazan aynı zamanda aile içi bağlarının ve akrabalık bağlarının güçlendirildiği bir aydır. Özellikle iftar sofralarında aile, akraba ve komşularla bir araya gelmeye gayret gösterelim. Fakat her durumda olduğu gibi iftar sofralarında da, israf ve gösterişten şiddetle kaçınmalıyız. Cenab-ı Allah’ın bizleri her zaman men ettiği bu gibi davranışlarla, Ramazan Ayının manevi kazanımlarını boşa çıkarmamalıyız. Ramazan, yoksulların, göçmenlerin ve kimsesizlerin her zamankinden daha fazla hatırlandığı günlerdir. Bu itibarla, ihtiyaç sahibi kardeşlerimizi ve muhacir olarak ülkemizde bulunan din kardeşlerimizi de unutmayalım.  Ramazan ayının en önemli ibadetlerinden biri olan teravih namazlarına ailece katılmaya gayret gösterelim. Çocuklarımızı da, Ramazan Ayının manevi atmosferinden istifade etmelerini sağlamak amacıyla camilerimize ve özellikle teravih namazlarına yönlendirelim. Fakat çocuklarımızın yaşlarına uygun olarak yapabilecekleri davranışları büyükleri olarak anlayışla karşılayalım. Bu hususta çocuklara daha müsamahalı davranmalı onların kalplerini kıracak söz ve davranışlardan kaçınmalı, farkında olmadan minik yüreklerin camiden uzaklaşmalarına fırsat vermemeliyiz. Ramazanda Kadir Gecesi Var: Ramazan Ayının, içerisinde bin aydan daha hayırlı bir gece olan Kadir gecesini barındırması nedeniyle, özellikle son on günü değerlendirirken gayretli olalım. Hem nafile ibadetler, hem sadaka konusunda bu gayretimiz son derece önemlidir. Ramazanda İtikâf Güzelliği Var: Kulun Rabbiyle baş başa kaldığı, Yaratıcısını ve Kâinatı tefekkür etmenin yanında günahlardan uzaklaşma ve arınma imkânı bulduğu İtikâf ibadeti, yine Ramazan Ayının öne çıkan ibadetlerindendir. İl Müftülüğü olarak, vatandaşlarımızın bu önemli ibadeti huzurlu bir şekilde yerine getirebilecekleri camilerimizi tespit ettik. Bu camilerde itikâfa girmek isteyen kardeşlerimiz il ve ilçe müftülüklerimize müracaat etsinler” diye konuştu. 


CAMİ İKLİMİNDEN ÇOCUKLARIMIZI VE GENÇLERİMİZİ ASLA MAHRUM ETMEYELİM

Ramazan ayının Kur’an’ın verdiği mesajlarını özümsemek açısından çok önemli olduğunu kaydeden Kabukçu, “Ramazan ayı Kur’an mevsimi olduğundan, mutlaka bir mukabele iklimine sığınalım. Böylece Kur’an’ın verdiği mesajları özümsemeye çalışalım. Şahsımız adına nefsi eksikliklerimiz, toplum ve ümmet adına da Kur’an-ı Kerim’e karşı sorumluluklarımız konusunda da bir değerlendirme yaparak, manevi kazancımızı artırmaya çalışalım. Ramazan ve Çocuk: Ramazan ikliminde ihmal edilmemesi gereken konulardan birisi de çocuklarımızdır. Yaşı uygun olanları oruca teşvik edelim. Cami ikliminden çocuklarımızı ve gençlerimizi asla mahrum etmeyelim. Özellikle teravihlerde hanemizden yaşı uygun olan çocuklarımızı camiye gelmeleri için teşvik edelim. Camilerimizde de cemaat ve büyükleri olarak çocuklarımıza gerekli kolaylıkları sağlayalım. Ramazanda Dua: Dua, Rabbimiz tarafından biz Müslümanlara bahşedilen en önemli ihsanlardan birisidir. Bu önemli ihsanı Ramazan Ayında da bolca yerine getirmeye gayret edelim. İftar ve sahur anlarında, namaz sonlarında, özellikle de Ramazan Ayının son on gününde ve Kadir Gecesinde olmak üzere, kendimiz, ailemiz ve bütün İslam Ümmetinin kurtuluşu için dua ve niyazda bulunmayı unutmayalım. Bu bağlamda, Manisa İl Müftülüğü olarak; Bütün camilerimizde mukabele okunacaktır. Kur’an Kurslarımızda kadın görevlilerimizin gözetiminde, kadınlara yönelik mukabele okunacaktır. Bütün camilerimizde her gün, öğle ve yatsı namazı öncesi sohbet programı olacaktır” dedi. 


HATİMLE TERAVİH VE SABAH NAMAZI GELENEĞİ 

Hatimle teravih namazı ve hatimle sabah namazı geleneğinin devam edeceğini ifade eden Kabukçu, “ Hatimle Teravih Namazı Kılınacak Camilerimiz: Şehzadeler’de Sultan Camii,  Nişancı Paşa Camii, Yunusemre’de İvaz Paşa Camii, Fatih Sultan Mehmet Camii, Yunusemre Camii (Yunusemre),  Millet Çarşısı Camii.  Hatimle Sabah Namazı Kılınacak Camilerimiz: Şehzadeler’de Sultan Camii, Çatal Camii Çeşnegir Camii, Molla Şaban Camii, Dervişali Camii, Yunusemre’de Yeşil Camii, Hacı Yahya Camii Aynıali Camii, Laleli Mesir Camii. Ayrıca bu geleneğin uygulanacağı cami isimleri ile birlikte mukabele okunacak camilerimizin de tam listesi, müftülüğümüz web sayfası olan www. manisa.diyanet.gov.tr adresinde yayınlanmıştır. Yine bütün vatandaşlarımız, Diyanet İşleri Başkanlığımızın Ramazan Ayı ile alakalı ülke genelindeki İlmi ve Hayri bütün çalışmalarını https://ramazan.diyanet.gov.tr/tr-TR web adresinden takip edebilirler. İtikaf ibadeti için de şu camilerimizde hazırlıklarımız vardır; Kuşlubahçe Camii (Şehzadeler), İmamoğlu Camii (Şehzadeler, Horozköy Camii (Yunusemre), Laleli Camii (Yunusemre), Saruhanbey Camii (Yunusemre), Hakibaba Camii (Yunusemre)” diye konuştu. 


BİR MUKABELE İKLİMİNE SIĞINALIM

Zekat ve Sadaka-ı Fıtır İbadetinin öneminden bahseden Kabukçu, “Zekat ibadeti ramazan ayına mahsus bir ibadet değildir. Ancak toplumumuzun önemli bir kısmı zekat ibadetini bu ayda yerine getirmektedir. Sadaka-ı Fıtır ise bu aya mahsus bir mali ibadettir. Bayram günü bayram namazı öncesine kadar ödenmesi gerekir. Hem zekat hem de sadaka-ı fıtır konusunda verilecek yerler konusunda dikkatli olalım. Kişi bakmakla yükümlü olduğu çocuklarına, anne babasına veya torunlarına zekat veremez. Öncelikle hak sahibi ise, yani fakir ise kendi yakınlarımızdan başlayalım. Kişi fakir olan kardeşine, kardeşlerinin çocuklarına, amca, dayı, hala gibi yakınlarına hem zekat hem de sadaka-ı fıtır verebilir. Öncelik olarak bunlara yer ayırmalıyız. Zekâtımızı emanet edeceğimiz vakıf, dernek vb. yerler konusunda da gerekli araştırmayı yapalım. Biz müftülükler olarak bize emanet edilen zekat veya sadaka-ı fıtırlarınızı Türkiye Diyanet Vakfı şubeleri olarak ayrı bir hesapta tutarak hak sahiplerine ulaştırıyoruz. Cami inşaatına veya Kur’an kursu inşaatına zekât veya sadaka-ı fıtır verilemez. Ramazan ayı ile ilgili genel tavsiyelerimiz de şunlardır; Bir mukabele iklimine sığınalım, İmkanımız dahilinde ( namazlarda sıklıkla okuduğumuz sureler ) Kur’an-ı Kerim’in anlamı ve tefsirine zaman ayıralım. Teravih namazlarına katılmaya gayret gösterelim, Çocuklarımıza ramazan ayının maneviyatına uygun davranmaları için tedbir alalım. Aile ve komşular başta olmak üzere ihtiyaç sahipleri ile incitmeden ilgilenelim. İftar sofralarında israf ve gösterişten kaçınalım. İmkan dahilinde ilimizdeki misafir öğrencilerimize el uzatalım. Türbe ve mezar ziyaretlerinde sünnete uymayan davranışlardan sakınalım. Hayatta olan anne-babalarımız başta olmak üzere rahmet vesilesi olan sıla-i rahimi ihmal etmeyelim. DİNİ SORULAR İÇİN ALO FETVA : 190 Rabbim idrak edeceğimiz Mübarek Ramazan Ayının güzelliklerinden istifade etmeyi hepimize nasip eylesin. İlimize, ülkemize ve tüm İslam âlemine güzellikler nasip eylesin” dedi.  

CÜNEYT HASÇELİK

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER