Manisa İl Müftülüğü tarafından “Mevlid-i Nebi ile Camiler ve Din Görevlileri Haftası” etkinlikleri kapsamında “Peygamberimiz ve Şahsiyet İnşası” konulu program düzenlendi.
Tarihi Bedesten Salonunda düzenlenen programa Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Aynur Uraler konuşmacı olarak katıldı.
Selamlama konuşmasında kürsüye gelen İl Müftüsü Şükrü Kabukçu; son üç yıldır Camiler ve Din Görevlileri Haftası ile Mevlid-i Nebi Haftasını birleştirerek kapsamlı faaliyetler ve etkinlikler gerçekleştirdiklerini hatırlatarak, bu yılki etkinliklerin “Hz. Peygamber ve Şahsiyet İnşası” temasıyla gerçekleştirileceğini söyledi.
Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda açılış konuşmaları ve Mevlid-i Şeriften Veladet Bahri’nin okunmasının ardından “Peygamberimiz, Şahsiyet İnşası ve Mevlid Geleneği”konulu konferansta konuşan Prof.Dr. Aynur Uraler; “Müslümanlar tarih boyunca, Hz. Peygambere duyulan muhabbetin bir neticesi olarak çeşitli türlerde eserler kaleme almışlardır. Mevlid bunlardan bir tanesidir. Türk edebiyatında Süleyman Çelebi’nin açtığı çığır neticesinde gelişen bu tür ile Türk halkının peygamber sevgisi, dil ve estetik imkânlarla dile getirilmiş ve peygamber sevgisi geniş kitlelere ulaştırılmıştır. Mevlidin tamamı 788 beyitten oluşmaktadır. Meclislerde sadece birkaç bölümü okunur” ifadelerini kullandı.
“Hz Peygamberi (sav) gündeminizde tutmazsanız gündeminizde başka şeyler olur.”
“Mevlid İslama uygun bir gelenektir ve dine aykırı bir tarafı yoktur” diyen Uraler; “Bizim geleneğimizde eskiler irfan sahibi kimselerdi. Aşure geleneğiyle yeni yılı başlatmışlar, mevlid geleneğiyle kutlamalar devam etmiş ve gündemde hep güzel şeyler olmuş. Siz Hz Peygamberi (sav) gündeminizde tutmazsanız gündeminizde başka şeyler olur. Mevlid okuma toplumun Hz Peygamberin doğumuna olan sevgisinin göstergesidir. O’na olan sevgimizi, dünyayı şereflendirmesiyle hissettiğimiz sevinci mevlidle kutlama yapmazsak başka kutlama biçimleri ortaya çıkar. Mevlidle, Hz Peygamber’e (sav) olan sevgimizi usule uygun biçimde göstermiş oluyoruz. Düğünlerimizde, çocuklarımızın doğumunda, sünnet cemiyetlerinde, evladımız askerden döndüğünde, en yakınlarımızı kaybettiğimizde, bir hastalık veya musibetten sonra, sevincimizde de üzüntülü zamanlarımızda da hayatımızın her döneminde mevlid gündemimizde olmuştur. Bu millet sevinince de üzülünce de peygamberi hatırlıyor. Sevincin, nimetin şükrünü mevlidle yapıyor. Yakını ölünce üzülüyor, üzülmenin dozunu da mevlidle ayarlıyor. Yasımızda da sevincimizde de mevlid var. Mevlidle her işimize Peygamberi dahil etmişiz, o zaman hayatımızın her anını nebevi çerçeveyle çizmiş oluyoruz.
Evine işine peygamberi sokuyorsan, kıymetlenir. Sen gönlüne O’nu koyarsan sen kıymetlenirsin” diye konuştu.
Uraler; “Sahabe Efendimiz (sav)’e neden pazartesi oruç tutulmasını tavsiye ettiğini sorunca; pazartesi ilk vahiy geldiği gün ve benim doğduğum gündür buyuruyor Rasulullah. Böylece kutlamamız gereken günlere islami bir sınır çizmiş oluyor. Mevlidle evde tatlı bir telaş olur hazırlık olur en güzeli de çocuklar böyle ortamlarda nasıl davranması gerektiğini öğrenir. Mevlid eve Hz. Peygamberi, ikramı, sadakayı, temizliği sokmuş oluyor. Hz. Peygamberi gündeminize almazsanız, çocuğunuza mevlid okutmayı bırakırsanız İslama uygun olmayan kutlama biçimleri çıkar ortaya ve gösteriş yaparsınız. Mevlid bize tevazuyu sadeliği öğretir. Mevlid Hz Peygamberi (sav) gündemde tutar. Çocuklarımızın sevdiklerimizin doğum günleri için nasıl günler öncesinden hazırlıklara başlıyorsak alemlere rahmet olarak gönderilen Efendimiz’in (sav) doğum günü olan Mevlid-i Nebi gecesi hazırlıklarımız, kutlamalarımız günlerce hatta haftalarca sürmelidir. Bu vesileyle Mevlidi Nebi haftanızı kutluyor, hayatımız boyunca O’nu ve güzel ahlakını gündemimizde tutmayı Yüce Mevladan niyaz ediyorum.” diyerek sözlerini tamamladı.
Program sonunda Prof Dr. Uraler, Manisa İl Müftülüğü tarafından katılımcılara hediye edilen “Mevlid Geleneği” kitabını imzaladı.HABER MERKEZİ
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.