Manisa’da suç oranı neden yüksek?

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), düzenli olarak suç oranının en düşük ve en yüksek olduğu illeri açıklıyor. Yapılan son açıklamada, Manisa ne yazık ki yine suç oranının en yüksek olduğu ilk 10 il arasında yer aldı.

Bu oranın en yüksek olduğu iki il Aydın ve Denizli, yani Ege Bölgesi illeri. Manisa ise ne yazık ki uzun yıllardır listenin ilk sıralarında. Hatta 2000’li yılların başında birinci sırada yer alırken, 2020 yılında 4’üncülüğe, 2024 yılında ise 7’inciliğe gerilemiş. Buna göre, aslında bu listedeki yerimiz hala çok kötü olmasına karşın geçmişe oranla olumlu bir gelişme var.

Peki Türkiye’nin en büyük 7. sanayi kenti olan Manisa neden suç oranlarında da aynı sırayı paylaşıyor? Eğer gelişmişlikle suç işleme arasında bir paralellik olsa ilk sırayı İstanbul, Ankara, İzmir gibi iller almalı. Ancak bu iller listede yok. Demek ki bu sorunun kaynağını başka yerlerde aramak gerekiyor.

Türkiye’de işsizlik oranının en düşük olduğu illerden biri olan Manisa’da, insanların ekonomik sorunlar nedeniyle suça itildiği tezi de mantıklı değil.

Geriye bence ciddi bir başlık olarak madde kullanımı konusu kalıyor. Geçtiğimiz günlerde gazetemizin “Manisa’da sigara ve alkol alarmı!” manşetinde önemli ve vahim veriler vardı.

MCBÜ öğretim üyeleri tarafından yapılan bir araştırmada, Manisa’da yaşayan vatandaşların yaklaşık yüzde 60’ının sigara, yüzde 40’ının ise alkol kullandığı ve Manisa’nın sigara tüketiminde Türkiye ortalamasının 2 kat, alkol tüketiminde ise 3,3 kat üzerinde olduğu ortaya çıkmıştı. Uyuşturucu kullanımı oranı da ülke ortalamasının üstünde.

Bu büyük sorunla kapsamlı bir mücadele gerekiyor. Manisa İl Emniyet Müdürü Sayın Fahri Aktaş, ekibiyle birlikte bu konuda olağanüstü bir mücadele veriyor. Gecesi gündüzü yok, Manisa’yı adım adım geziyor, her eli sıkıyor, her sorunu birinci ağızdan öğrenmeye çalışıyor. Ancak bu iş sadece Emniyet’in işi değil.

Çocuklarımızın ve gençlerimizin kötü alışkanlıklara başlamaması için öncelikte aile içinde eğitilmeleri, doğru rol modeller görmeleri gerekiyor. Ardından okullarda yine doğru rol model olması gereken öğretmenlerimizin yapması gereken çok iş var.

Bir kentte gençleri kötü alışkanlıklardan korumak ve huzuru hakim kılmak için yerel yönetimlere de çok büyük görevler düşüyor. Sivil toplum kuruluşu adı altında faaliyet gösteren örgütlenmelerin de şov yapmak ile tabela kuruluşu olmak arasında bir yerlerde doğru faaliyetler yürütmesi gerekiyor.

En başta sayın valilerin, kaymakamların ilgili tüm kuruluşlarla oturup bu konuları daha sık ve detaylı görüşmesi, somut projelerle çözüme katkı sunması gerekiyor.

Tarihi, kültürü, sanayisi ve tarımıyla Türkiye’nin en önemli kentlerinden biri olan Manisa’nın aynı zamanda ‘huzur’ konusunda da ilk sıralarda yer alması güzel olmaz mı?