KOLON KANSERİNE KARŞI BESLENME PÜF NOKTALARI
03 February 2024, Saturday 15:13
Araştırmalar kolon kanserinin oluşumunda ne büyük etkenlerden birinin beslenme alışkanlıklarının olduğunu bildirir. Diğer risk faktörleri ise ilerlemiş yaş ve genetik faktörlerdir. Bu durumda bazı beslenme detaylarını bilmek ve uygulamak sizi kolon kanserine karşı koruyucu olabilir.
Ülkemizde görülme sıklığı olarak 3’üncü sırada bulunan kolon kanserinin gelişmiş tedavi yöntemleri elbette bulunuyor ancak önemli olan sağlığınız bu aşamaya gelmeden koruyucu bazı önlemler alarak riski en aza indirilebilinmesidir. Diğer kanser türlerinde de olduğu gibi sinsi ilerleyen bu türün oluşumunda beslenme alışkanlıklarının % 30-35 arası oranlarda bir etkinsinin olduğu belirtilir. Obezitenin de payı olan bu oluşum oranı aslında hiç küçük bir oran değildir. Ölümcül bir tür olan kolon kanseri hem kadınlarda hem erkeklerde benzer sıklıklarda görülebilir. Tedavi esnasında hastalıklı bölge operasyonla temizlendikten sonra gerekli ise kemoterapi gibi tatsız bir süreçle devam edilir.
Kolon kanserini önleyebilmek için bazı beslenme püf noktalarını bilmek işinize yarayabilir. Bu püf noktalarının başında kalın bağırsaklarınız ve tüm sindirim sistemi için önemli olan bol posalı beslenme modeli gelir. Yapılan araştırmalara göre kolon ve rektum kanserleri az posalı beslenen toplumlarda daha sık görülür ve günlük olarak tüketilen her 10 gr posa için bu risk % 10 oranında düşer. Günlükposa alımınızın yaklaşık 25-35 gr arasında olması gerektiğine göre bunun için; her gün 1-2 porsiyon sebze yemeği ve en az iki öğünsalata veya çiğ sebze tüketilmelidir. Kurubaklagiller çok iyi posa kaynaklarıdır, haftada en az 2 kez tüketilmelidir. Türlü işlemler görerek bembeyaz hale getirilen beyaz unlu ekmek yerine tam tahıllı buğday veya çavdar ekmekleri tercih edilmelidir. Posa bakımından fakir makarna, pirinç pilavı yerine bulgur veya kepekli pirinç tüketimi ile yine posa alımına katkı sağlanmalıdır. Her gün mutlaka tercihen iyi yıkanmış ve tercihen kabuklarıyla birlikte 2-3 porsiyon meyve tüketilmelidir. Kayısı, incir, erik gibi kurutulmuş meyvelerde posaları sayesinde konstipasyonu (kabızlık) önleyeceği için bağırsaklarınız için koruyucu olabilir.
Beslenme programınızda çok fazla kırmızı et ve sucuk, salam, sosis (kanserojen olan nitritvenitrat bulundururlar) gibi işlenmiş et ürünleri yer alıyorsa kolon kanseri bakımından riskli gruptasınız demek olabilir. Haftalık et tüketimi 500 gr. ile sınırlandırılmalıdır. Araştırmalara göre sarımsak kolon kanserine karşı koruyucu besinler arasında yer alıyor, dolayısıyla yemeklerde daha çok kullanılmalıdır. Bir diğer koruyucu ise kalsiyum minerali olup yetişkin bireyler günlük 2 bardak süt veya yoğurt ve 2 dilim (60 gr) kadar peynir tüketerek günlük gereksinimlerini karşılamalıdır.
Bunlarla beraber ideal kilonuzu koruyup (obezite varsa diyet ve egzersiz), D vitamini seviyelerini optimal seviyede (düzenli kontrol ve gerekiyorsa takviye almak) tutarak kolon kanserine karşı kalkan oluşturulmalıdır.
Sağlıkla kalın...
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.