Orman yangınları ciğerlerimizi yakıyor

Son bir haftadır ülke olarak orman yangınlarıyla mücadele ediyoruz. Yangınların önemli noktalarından biri de Manisa. Gördes’te başlayan ve sonrasında Salihli’ye doğru yayılan yangının üzerinden neredeyse 1 hafta geçti. Ciğerlerimiz yanıyor ve bizler çaresizlik içinde gelişmeleri izliyoruz.
Ormanlar geleceğe bırakacağımız en büyük miraslardan biri. Türkiye’de özellikle Akdeniz ve Ege kıyılarında her yıl yaz aylarında yaşanan yangınlar, ne yazık ki telafisi çok zor hasarlara neden oluyor. Sadece ormanlarımız değil, beraberinde doğal yaşam da topyekün ölüyor.
Bu yıl hava sıcaklarının uzun süredir mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi yangın riskinin de hep yüksek olmasına sebep oldu. Alınan tedbire rağmen çok basit ihmaller nedeniyle nice yangınlar çıktı, nice güzellikler yok oldu ve oksijen kaynağımız olan nice ormanımız küle dönüştü.
Maalesef yangınların yüzde 90’ı insan kaynaklı. Dikkatsizce yakılan bir piknik ateşi veya sorumsuzca doğaya atılan bir izmarit ne yazık ki çok büyük orman yangınlarının basit sebepleri arasında yer alıyor.
Çok büyük mal kayıplarına, bazen can kayıplarına neden olan bu felaketlerin gerisinde böylesine cahilce, böylesine basit ihmaller veya yanlışlar var.
Orman yangını konusu ne yazık ki her yıl yaz aylarında, yangınlar çıktıkça gündeme geliyor ve bir süre sonra unutuluyor. Alınan tedbirler veya bu konudaki bilinçlenme çalışmaları yıl boyuna yayılamıyor. Bir de her konuda olduğu gibi bu konudaki tedbirler de ne yazık ki tam olarak alınamıyor.
Her felaket yaşandığında herkes birbirini suçluyor ama ne yazık ki yapılması gereken işler, alınması gereken önlemler alınmıyor. Her konuda olduğu gibi bu konuda da bir kısır döngü devam ediyor…